Her insan dünyaya kendi başına gelir . Kendi kendisiyle büyür, kendi kendisi ile deneyimler, kendi kendisi ile öğrenir, kendi kendisiyle izler, sever ,sevilir ,üzülür, neşelenir, korkar, yaratır, incinir, incitir. Kendi dünyasının ilahıdır sanki. Her şey kendisiyle başlar ve biter.
Son zamanlarda bana çok ilham veren bir kitap okudum.
Will Smith isimli yazarın “ Hikaye Anlatıcılığının Bilimi” isminde..
Kitap Prof.Dr.Sinan Canan’ın önerisiydi. Bu arada Sinan canan bana göre maddi ve manevi ilimin yaşayan en büyük ulemalarından ve hizmetkarlarından biridir.
Kitap ilk başta hikaye ve roman yazımının tekniğini anlatır gibi görünse de aslında hayatın en derin amacının ve felsefesinin çözümünü yapıyor bence: insanın kendini tanıması ve dönüştürmesinin….
Kendisinin SWOT analizini yani güçlü ve zayıf yönlerini, hayatındaki fırsat ve tehditleri iyi analiz ederek dönüşebilen ve eylem yapabilen kişiler, tarihte ve kendi çevrelerinde hafızalara kazınanlardır. Bunlar kendi hikayelerinin baş kahramanı olurlar.
İster sanatçı , ister devlet adamı, ister peygamber, ister bilim adamı, isterse sıradan bir ev kadını veya herhangi bir meslek erbabı vs. olsunlar….
Kendini tanımak , dürüstçe ve cesaretle kendinin en karanlık yönlerinin farkına varmak, bunları arındırmak ve iyiye dönüştürmek, güçlü yönlerini de egoya kapılmadan tevazu ile çevresinin ve bütünün hizmetine sunmak ve de bunları zevk ve neşe içerisinde yapabilmek….
İşte bütün mesele ..
Bütün dinlerin ve felsefelerin temeli bu..
Ne demiş tasavvuf erbabı:”Kendini Bilen Rabbini Bilir.”
Nihai hedef de bu….
Bunları yapabilen kendi yazdığı muhteşem bir hikayede baş kahraman olur.. aksi taktirde başkalarının yazdığı hikayelerde soluk bir figürden öteye gidemez…
Benim göbek adım Esma’dır.. bilirsiniz esma isimler demek. Herhalde ismimin hükmü her konuya merakım çoktur. Ama bu bir yerde büyük bir dezavantaja da dönüşüyor. Uzun süre bir konuya odaklanamıyor ve derinleşemiyorum,hevesimi aldıktan sonra da bırakıveriyorum.
Bir zamandır zayıf olduğunu düşündüğüm özellikle sözel bir yazınsal ifade yeteneğimin ya da esmamın gelişmesi için “bir şeyler yazsam iyi olur” gibi bir düşüncem vardı. Ama üzerimdeki atalet ve dağınıklığı atıp da bu işe soyunamamıştım. Sağ olsun Ömür hocamın ısrarlı daveti içimdeki çekinceyi aşmamı sağladı.
Umarım birlikteliğimiz hem benim hem siz değerli okuyucularımızın hayatında yeni pencereler açılmasına vesile olur.
Yeni bir ilgi alanı beni cezbedene kadar bundan böyle zaman zaman beraberiz…
Esma Gülnur Gürler / ENP
Not : Yazıların bilimsel, etik sorumlulukları yazarlara aittir. Yazıların içeriğinden ve kaynakların doğruluğundan yazarlar sorumludur.
Yorumlar
Kalan Karakter: