Bizde çok meşhur "KOMŞU KOMŞUDAN SORULUR" deyimi köy, mahalle, kasaba, ilçe ve ilde olduğu gibi sınırdaş ülkelerde de geçerlidir.
XIX. Asra kadar pek anlaşmazlık yaşamasak da, sonrasında artarak devam etmiştir. Bu anlaşmazlıklar komşularımızdan çok; topraklarımızda gözü olan büyük devletlerin tahrikleriyle başlatılmıştır.
Fransız İhtilali ile de hızlandırmıştır.
Üç kitada, geniş bir coğrafyaya hakimiyet sonucu yetmişikibuçuk millet, her din ve mezhebiyle ırkın olmasının sonucu; emparyalistlerin gayelerini kolaylaştırmıştır.
Kuzey komşumuz Rusya Hristiyanlık ve Ortadoks Mezhebi, İran Şiilik, Fransa ve İngilrere aşiretleri kullanarak ayrıştırarak; bölücülük yapmıştır. Balkanlarda başlayan ayrıştırma, doğudan güneye kadar hızla yayılmıştır.
XX. Asır başlarında kuzey Afrika'daki ülkeler Avrupalıarın, sonrasındaki Balkan ve Birinci Dünya Savaşı ile de hakimiyet üç kıtadan , ikiye düşmüştür. Şimdiki sınırlarımızdaki coğrafyaya sıkışıp kaldık.
Asıl konumuz olan XXI. Asırda da. son senelerde takipte zorlandığımız problemlerle başbaşayız...
Komşularla sıfır sorun politikası,
Mevcut iktidarın dış politikası hususunda uyguladığı Doktrin ; önce Dışişleri bürokratı, bakanı sonra Başbakan olan
Prof.Dr Ahmet Davutoğlu tarafından hazırlanılan Stratejik Derinlik adlı kitapta detaylandırılmıştır (!).. Bu politika, Türkiye'nin çevresiyle yakın ilişkiler kurarak küresel güç konumuna ulaşmasını sağlayacak teorik çerçeveyi oluşturmaktaydı. Amma akademik teoriler, tatbikatta ters tepti.
Güney komşumuz Suriye'de ikili anlaşmalarla konuçlanan Rusya'nın savaş uçağının düşürülüp, diplomasiye uymayan aceleyle sahiplenmek; doktrini ters-yüz etti.
Sıfır Sorun:
0 DOST KOMŞU OLUVERDİ...
"Komşularla sıfır sorun"dan "değerli yalnızlık" politikası yorumuyla daha da bir başka olmuştu (2).
Bu durum şimdi olduğu gibi geçmişte de böyleydi...
Başta batı Komşumuz Yunanistan olmak olmak üzere hep böyle devam etmiştir (3).
Bulgaristanla İstanbul'daki Bulgar Ekserhlığı (4),Türkler'e zorla Bulgarca isim verilmesi ve asimilasyon yapılması (5).
Irak'da Musul-Kerkük Messelesi, Suriye ve İran'da devamlı sınır ihlalleri gibi pekçok problem devam edegelmiştir...
Aslında her başlıkbaşlk başına bir araştırma konusudur.
Konuyu uzatmadan manidar bir belge ve transkripsiyonu ile takdirlerinize sunuyorum:
TÜRKLERİ TELEF EDECEĞİZ
1878 yılında 93 Harbi olarak bilinen Osmanlı-Rus Savaşı’nın son günlerinde, İstanbul’da yaşayan bir Yunan vatandaşı, zabıtanın yanı başında pervasızca “Türkleri telef edeceğiz” tehdidini savuruyordu.
BELGE METNİ:
Zabtiye Nezareti 35
Hariciye Nezaret-i Celilesine
Devletlü Efendim Hazretleri
Beyoğlu’nda Macar Merkezi’nde müstahdem asakir-i zaptiye onbaşılarından Veli Onbaşı ile Taksim’de terzilik etmekte olan Avusturya Devleti tebaasından Aleksi, kaime kalpazanlığından dolayı geçende derdest-i taharri bulunan Yanko’nun karındaşı Manol nam şahsı taharri eyledikleri sırada Aynalıçeşme civarında Serandi Sokağı’nda Yunan Devleti tebaasından Meyhaneci Haralambos’un dükkanına baktıklarında merkûm Haralambos dükkandan dışarıya çıkıp merkûm Aleksi’ye hitaben “sen Türklere yardım edip Hıristiyanları ele veriyorsun. Şunda on beş gün kaldı. Türklerin işi bitti. O vakit Türkleri de telef edeceğiz, seni de” yollu tefevvühatta bulunmuş olmasından dolayı merkûm Haralambos Beyoğlu zabıtasından derdest olunarak gönderilmiş ve keyfiyet Cemiyet-i Istıtlaiye’ye havale ile kendisi taht-ı kefâlete alınarak icra kılınan tahkikat hükmünce merkumun ber-vech-i muharrer tefevvühat-ı muzırrada bulunduğu derece-i sübutta göründüğünden hakkında lazım gelecek muamelenin tayini zımnında keyfiyetin canib-i sami-i nezaretpenahilerine izbarı cemiyet-i mezkureden ifade kılınmış olmakla ifa-yı muktezasıyla netice-i muamelenin emr u işarı menut-ı müsaade-i aliyye-i nezaretpenahileridir. Ol babda emr u fermân hazret-i men-lehü’l-emrindir. Fî 13 Muharrem 95 ve fî 5 Kanun-ı sani 93 [17 Ocak 1878]
Gazenfer Şahin / ENP
Not : Yazıların bilimsel, etik sorumlulukları yazarlara aittir. Yazıların içeriğinden ve kaynakların doğruluğundan yazarlar sorumludur.
KAYNAKÇA:
1-Davutoğlu, Ahmet, Stratejik Derinlik.
2-İbrahim Kalın@ikalin1
"Türkiye Ortadoğu'da yalnız kaldı" iddiası doğru değil ama eğer bu bir eleştiri ise o zaman söylemek gerekir: Bu, değerli bir yalnızlıktır
ÖÖ 4:26 · 1 Ağu 2013
3-Çuluk, Sinan. Blogger
4-https://tr.wikipedia.org/wiki/Bulgar_Eksarhlığı 5- CB Devlet
Eksarhlık hakkında 687 tane özetli konu var.
Yorumlar
Kalan Karakter: