1 Haziran 2025 tarihinde “Spider’s Web Operasyonu” adı verilen ve Rusya’nın iç kesimlerindeki beş stratejik hava üssünü hedef alan dron saldırıları, Ukrayna tarafından üstlenildi. Ancak sahadan gelen veriler, saldırıların yalnızca Kiev kaynaklı olmadığını; ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya gibi ülkelerin de bu süreçte rol oynadığını ortaya koyuyor. Dahası, saldırıların Çin teknolojisiyle bağlantılı olduğu ya da Çin altyapısıyla yürütüldüğü yönünde çarpıcı iddialar gündeme geldi. Bu durum, yalnızca Batı-Rusya ekseninde değil, Rusya-Çin hattında da yeni kırılma noktalarının oluşabileceğini gösteriyor.
Son günlerde Batı basınında yer bulan önemli bir iddiaya göre, Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) içinde yalnızca Çin’i izlemek üzere kurulmuş özel bir birim oluşturuldu. Bu iddia, yüzeyde Rusya-Çin yakınlaşmasıyla çelişiyor gibi görünse de derin jeopolitik dinamikler dikkate alındığında oldukça anlamlı bir senaryo ortaya çıkıyor.
Zira Rusya, Batı’dan uzaklaştıkça Çin’e daha fazla yaklaşmak zorunda kalıyor ve bu durum Moskova açısından stratejik kırılganlık anlamına geliyor. FSB’nin doğudaki güçlü partnerlerini de mercek altına alması, Çin’e bağımlılığın yaratabileceği riskleri dengeleme çabası olarak değerlendirilebilir. Bu gelişme, Kremlin’deki “zorunlu ittifakın” arka planında yatan huzursuzluğu ve karşılıklı güvensizliği gözler önüne seriyor.
Her ne kadar bu haberler çoğu zaman doğrulanmamış kaynaklara dayansa da Rusya ile Çin arasındaki tarihsel ilişkiler ve stratejik çıkar çatışmaları göz önüne alındığında, söz konusu iddianın belirli bir mantık zemini var. Sovyet-Çin sınırında 1969 yılında yaşanan silahlı çatışmalar ve Mao dönemi boyunca süren ideolojik rekabet, iki ülke arasında derin bir güvensizlik mirası bırakmıştır.
Ukrayna Savaşı sonrası Rusya’nın Çin’e giderek daha fazla ekonomik ve teknolojik olarak bağımlı hâle gelmesi, bu tarihsel şüpheleri yeniden gündeme taşıyabilir. Özellikle Rusya’nın demografik olarak zayıf doğu bölgelerinde Çin’in ekonomik etkinliğini artırması, FSB gibi yapılar açısından “sessiz bir işgal” algısı yaratabilir.
Zira her istihbarat teşkilatı gibi FSB de yalnızca düşmanları değil, potansiyel tehditleri de izlemekle yükümlüdür. Çin gibi teknoloji, yapay zekâ ve siber güvenlik gibi alanlarda küresel üstünlük kurmaya çalışan bir güç söz konusuysa, bu ülkenin özel olarak izlenmesi şaşırtıcı değil, aksine kaçınılmaz bir gerekliliktir.
Rusya’nın tarihsel hafızası güçlüdür. Soğuk Savaş döneminden bugüne dek uzanan şüpheci yaklaşım, bugün farklı araçlarla yeniden şekilleniyor olabilir. O dönemdeki Sovyet-Çin sınır çatışmaları, bugün siber güvenlik, ekonomik etki alanları, demografik yayılma ve yüksek teknoloji rekabeti üzerinden yeniden biçimleniyor.
Bu bağlamda, FSB içinde kurulduğu iddia edilen Çin’e özel bir birim yalnızca klasik bir istihbarat refleksi değil; aynı zamanda Kremlin’in Çin karşısında geliştirdiği stratejik bir sigorta politikası olarak görülebilir.
Çünkü Pekin, Moskova’nın gözünde artık yalnızca bir ortak değil; aynı zamanda sınırları belirli, dikkatle kontrol edilmesi gereken bir rakip olarak konumlanıyor. Özellikle Rusya'nın doğusundaki az nüfuslu kentlerde artan Çinli göçmen sayısı ve ticari faaliyetler, uzun vadeli bir sinsi yayılma olarak yorumlanabilir.
Putin’in çok kutuplu dünya düzeni vizyonu çerçevesinde Çin ile kurduğu yakın ilişkiler, her şeyin güllük gülistanlık olduğu anlamına gelmiyor. Tam tersine, bu tür stratejik yakınlaşmalar, genellikle içe dönük güvenlik reflekslerini de beraberinde getirir.
Rusya’daki derin devlet aklı, Çin’e fazlaca yaslanmayı stratejik bir zaaf olarak yorumlayabilir. Bu nedenle FSB içinde Çin’e yönelik ayrı bir birim oluşturulmuş olması, iç dinamikler kadar dışsal gelişmelere karşı da bir tür denge arayışını simgeler.
Ancak tüm bu gelişmelerin başka bir veçhesi daha var: psikolojik operasyon olasılığı. Zira söz konusu iddianın kaynağı Batı medyası. Bu durum, haberin bizzat Batılı istihbarat servisleri tarafından kurgulanmış ve servis edilmiş olabileceği şüphesini doğuruyor.
Böyle bir psikolojik operasyonun amacı; Rusya ile Çin arasında güvensizlik yaratmak, Pekin’in Moskova’ya verdiği desteği sorgulatmak ve iki ülke arasındaki stratejik uyumu bozmak olabilir. NATO ve Batılı müttefikler açısından en istenmeyen senaryolardan biri, Rusya ile Çin’in uyum içinde hareket etmesidir. Dolayısıyla bu tür haberlerin Batı kaynaklı olarak servis edilmesi, görünmez fay hatlarının bilinçli biçimde kaşındığını düşündürür.
Her halükârda, dikkatle izlenmesi gereken bir süreçle karşı karşıyayız. Putin rejimi, hem iç güvenlik hem de dış ilişkiler alanında yeni pozisyonlar alıyor olabilir. Eğer FSB içinde gerçekten Çin’e odaklanan özel bir birim kurulduysa, bu gelişme Kremlin’in yalnızca Batı’dan değil, doğudaki “dostlarından” da şüphelendiğini gösterir.
Bu da yalnızca Batı’ya karşı değil, Çin ekseninde de örülmeye başlanan yeni bir “Spider’s Web” operasyonuna işaret ediyor olabilir. Jeopolitik akıl yürütme açısından bakıldığında, bu iddialar son derece tutarlı ve olasıdır. Tüm bu gelişmeler, Putin’in Çin’e duyduğu “zorunlu güvenin” altında aslında büyük bir huzursuzluk yattığını ve Rusya’nın kendisini Çin karşısında da savunmasız hissettiğini ortaya koyuyor.
Ömür Çelikdönmez / ENP
Gerekçeli Kaynakça
https://www.ukr.net/ru/news/details/world/111760570.html
https://www.nytimes.com/2025/06/07/world/europe/china-russia-spies-documents-putin-war.html
https://www.rbc.ua/ukr/news/fsb-vvazhae-kitay-vorogom-nyt-opublikuvalo-1749303542.html
https://www.marianne.net/monde/entre-la-russie-et-la-chine-derriere-le-partenariat-strategique-la-crainte-d-un-espionnage-militaire
https://www.moscowtimes.ru/2025/06/07/nyt-vfsb-nazivayut-kitai-vragom-kotorii-gotovitsya-predyavit-territorialnie-pretenzii-rossii-a165656
https://www.ntv.com.tr/dunya/abd-basini-rus-istihbaratinda-cine-karsi-ozel-istihbarat-birimi-kuruldu,U5mC7avEbkW3RumauUkPhw
https://www.lexpress.fr/monde/asie/derriere-lamitie-inebranlable-sino-russe-la-suspicion-du-fsb-envers-pekin-EUJPWXX63JE3HIBYHR5NHEMGLA/?cmp_redirect=true
Yorumlar
Kalan Karakter: